| 
			  | 
          
			   Türkiye’nin tanınmış 
			edebiyatçıları onun ustalığı hakkında hemfikirdir. Bu da bir yazarın 
			okunması için en önemli gerekçedir. Orhan Kemal’i daha yakından 
			tanımak isteyenler için oğlu Işık Öğütçü’nün yazdığı ‘Zamana Karşı 
			Orhan Kemal’ iyi bir seçim 
			 
			Orhan Kemal'in oğlu Işık Öğütçü babası hakkında yazılan 
			eleştirilerin, yapılan röportajların toplandığı 'Zamana Karşı Orhan 
			Kemal' adlı bir kitap yayımladı. Bu tür kitapların önemli bir işlev 
			taşıdığına inanırım Çünkü o yazarı okuyanlar bu yazılarla yeni 
			yaklaşımlar kazanırlar yeniden okumak isterler. 
			Genç kuşaksa kendinden önceki bir yazarı bu yazılardan, bu 
			röportajlardan daha yakından tanıma imkânını bulur. Belli bir 
			kişinin bir yazar hakkında yazısı, belki okuru tek yönlü bir 
			beğenme/reddetme girdabına sürükleyebilir. Oysa. değişik yazarların 
			görüşleri, ona değişik bir değerlendirme skalası sunar. 
			Röportajlarsa. yazarla okuru karşı karşıya bırakır, daha doğrudan 
			bir değerlendirme yapabilme fırsatını verir. 
			Işık Öğütçü, kitabın başında yer alan 'Zamana Karşı Orhan Kemal...' 
			yazısında, kitaptaki bazı yazılardan alıntılar yapıyor, 
			röportajlarındaki görüşlerden söz ediyor, kitabın özelliğini 
			anlatıyor: 
			"Zamana karşı direnen bir sanatçının edebiyat macerasına bu yapıtla 
			bir katkım olduysa ne mutlu bana. Ayrıca burada bulunan yazıların, 
			günümüzde yazan ve yazma eyleminde bulunmak isteyen, düşünen, 
			çabalayan gecesini gündüzüne katan, sihirli kelimeleri arayan, 
			istediği cümleleri oluşturamayan. konusunu istediği gibi 
			işleyemeyen. bundan dolayı sıkıntı çeken yeni yeteneklere de yol 
			göstereceğine inanıyorum." 
			Türkiye'nin tanınmış edebiyatçılarının onun yapıtları hakkında 
			yazdıkları, çeşitli anlayışlardaki yazarların onun ustalığında 
			birleşmeleri, bir yazarın okunması, unutulmaması için en önemli 
			gerekçedir. YAZARLARIN ÖVGÜSÜ 
			1949'dan itibaren seçilmiş bu yazılar, kronolojik bir 
			değerlendirme grafiği niteliği taşıyor. 1951'de bakın bir 
			röportajında neler söylüyor: "Günümüzün ileri sanatçısı, dünyamızı 
			üçüncü bir savaşa sürüklemek isteyen dallı budaklı yalanlarla 
			savaşmakta, halkın ileri demokratik mücadelelerini desteklemektedir. 
			Aldıkları konular, halkın ve halkın geleceğinden bahseden, ümitle, 
			ileri konulardır." 
			Yazıları sırayla okursanız daha ilk kitabının çıktığı tarihten 
			itibaren onun övüldüğünü göreceksiniz. Kimler tarafından mı? 
			Verdiğim liste yeterlidir sanırım: Oktay Rifat. Melih Cevdet Anday. 
			Vedat Günyol. Oktay Akbal. Attilâ İlhan. Necati Cumalı... 
			Mustafa Baydar'ın sorularına verdiği yanıtlardan bir bölümü, onun 
			yazma hakkındaki düşüncelerini yansıttığı için önemli: "Beni yazı 
			hayatına sürekleyen sebeplerin neler olduğunu şimdiye kadar 
			düşünmemiştim. Bunu sizin sorunuzdan sonra düşündüm. Şöyle 
			sıralayabiliriz: Peşin bu hayatı devam ettirebilecek bir kabiliyet: 
			sonra bu hayatın verdiği imkan. Bu imkan bundan önce denediğim 
			mesleklerin verdiği imkandan daha uygundu. Yani. beni ve çocuklarımı 
			biraz daha iyi yaşatabiliyordu ' 
			Işık Öğütçü, kitabın başındaki yazısında belirttiği gibi. onu 
			beğenmeyen, eleştiren yazarların da yazılarını almış. Böylece 
			okuyucuya özgür düşünme için her iki malzemeyi de sunuyor. 
			EN GÜÇLÜ ROMANI 
			'Suçlu' için Fikret Otyam'a yazdığı mektup, bir yazarın kendi 
			kitabının yorumu olması açısından ilgi çekicidir: 'Suçlu, insanların 
			bozduğu dünyayı gene insanların düzene koyacağına inanan bir 
			yazarın romanıdır her şeyden önce. Suçlu'da insanların insanlara 
			yardımı vardır, arkadaşlık vardır. Aydınlık bir gerçekçiliktir o. 
			Basit bi gözlemcilik değil. Gerçekten aldığı malzemeyle 'olması 
			gereken'i verir. Bu roman insanları suçlamaz. En kötü insanı bile. 
			En kötü insanın bile bir iyi. bir insancıl, bir acıyan yanını 
			gösterir. Tahir Alangu'nun istediği 'Bir paranoyak çocuğun 
			macerası'nı yazmaya özenilmemiştir. Dostoyevski. Zola'ların 
			yapageldiği şeyden kaçınır Tahir Alangu'nun istediği yapılsaydı, 
			roman basit bir tekrardan öteye geçemezdi. Bense 'Suçlu'da bundan 
			önceki romanlarımda yaptıklarımı aştığıma inanıyorum. Kitap belki de 
			'Romantik gerçekçi' bir havayı taşıyor. Romanın tezi 'En fena insan 
			bile insanların yardımıyla iyi yola gelebilir'dir. Bu romanda 
			karamsarlıktan eser yoktur. İnsanlar iyi-kötü yönleriyle 
			evrilmişlerdir. Nihayet, 'iyilikle kötülüğün, iyilik lehine savaşı!. 
			Tahir Alangu. onun mizah yazarlığı yanına değiniyor. Fethi Naci. 
			'Bereketli Topraklar Üzerinde'yi şöyle övüyor: 'Orhan Kemal'in en 
			güçlü romanı, bence' 
			 Derleme, başka açıdan da yararlı bir kaynak. Bizim 
			kitap yazıları ve röportaj türünün de tarihçesi aynı zamanda.  |