| 
			  | 
          
			 
			
			Star Tv'nin yeni dizisi Evlerden Biri, iyi niyetli bir dizi.  
			
			Ama edebiyattan televizyona uyarlanacak olan eser, bir yal<ın dönem 
			romanıysa şayet ve bugüne transfer ediliyorsa, "iyi niyet" yeterli 
			olmakta zorlanabilir çoğunlukla.  
			
			Yakın dönem dizilerinde, gerçeğine uygun bir atmosfer yaratmak 
			masraflı bir iştir biliyorum; bu türlü dizilerin bütçeleri kabarık 
			olur ve prodüksiyonu zora sokar.  
			
			Lakin, yakın dönemde geçen bir roman, televizyona uyarlanacaksa, 
			hikâyenin geçtiği dönemi değiştirmemek gerekir.   
			
			Çünkü zamanın ruhu, başka bir zamana transfer edilemez.  
			
			Edilmeye kalkışılırsa, gerçekliğini ve derinliğini kaybeder, 
			menevişi kaçar, ruhsuzlaşır.  
			
			Uzun lafın kısası, zamanın ruhu fizikileşir adeta.  
			
			Bununla da başa çıkmak zordur; en birinci yapımcıyı, senaristi, 
			rejisörü, oyuncuyu getirin, altından kalkamaz kolayından.  
			
			Bundan kırk-elli yıl öncesinin hissiyatı farklıdır çünkü; insanların 
			birbirleriyle selamlaşmaları bile farklıdır adeta; konuşma 
			biçimleri, bakışmaları, iletişim yöntemleri, sevdaları, hatta üretim 
			ilişkileri ve üretim biçimleri de farklıdır bugünden.  
			
			Hiç mi olmaz derseniz; vardır tek tük örnekleri belki ama bu 
			alanlarda az olan değil, çok olan örnek gösterilmelidir.  
			
			Bu yüzden de dönem romanlarını —yakın dönem de olsa— bugüne 
			uyarlamak zor iştir.  
			
			Bence daha doğru olan yol, dönem romanlarını bugüne uyarlamaya 
			kalkışmamaktır; mutlaka yakın dönem bir edebiyat ürününden 
			yararlanmak isteniyorsa; bir tema ya da hikâye bulma zorluğu 
			yaşanıyorsa, "esinlenme" bu derde deva olabilir pekâlâ.  
			
			O takdirde daha özgürleşerek yeni bir zamanın ruhu üretilebilir 
			mesela.  
			
			Tabii o zaman eserin adını kullanmak olmaz; yazarın markasından da, 
			birebir uyarlama gibi sunulan dizilerde olduğu gibi yararlanılamaz 
			elbet; jenerikte belirtilir gerçi, yazarın şu isimli romanından 
			esinlenilmiştir diye ama, etkisi aynı olmayabilir.  
			
			Orhan Kemal'in Evlerden Biri adlı romanının aynı adlı tv 
			uyarlamasının ilk bölümü çarşamba akşamı Star Tv'de gösterildi.  
			
			Dizinin, kanalın kendi web sitesinde yayınlanan özeti şöyle: "Farklı 
			görüş ve fikir ayrılıklarının, çözülmenin eşiğine getirdiği aileler 
			ve etkileyici bir aşk hikâyesi...  
			
			Hayata bambaşka pencerelerden bakan, farklı kutuplardaki aileler ve 
			mantığın duygularla savaşında ortaya çıkan inanılmaz tablo...  
			
			Evlerden Biri, hayatın içinde sıkışmış evlerden sadece birine zoom 
			yaparak, günümüzde milyonlarca evde yaşananlara da ayna tutacak.  
			
			İskender, Erdal ve Ayşe...  
			
			İkisi erkek, biri kız üç evlat.  
			
			Babaları Sadi Bey emekli.  
			
			Anneleri Hediye, ev hanımı.  
			
			Mahalle arasında, eskimiş ama eskidikçe de değeri artan bir evde 
			yaşıyorlar. Tüm gelecek hayallerini, umutlarını oturdukları eve 
			bağlayan ailede, eski huzur, mutluluk sadece fotoğraf karelerinde 
			kalmış... Hayaller, birbirinden farklı beklentiler, çıkar ilişkileri 
			birbirleriyle çakıştıkça gerilim de artmaya başlıyor...  
			
			Bir gün, bir anneyle kızı, Nursen ile Leman taşınır karşılarındaki 
			eve... İlginç, güzel, alımlı ve neredeyse abla kardeş gibi duran bu 
			ikili, îfr sp i, $ evdeki herkesin ilgi odağı olur.  
			
			Evin erkeklerinin birbirinden habersiz benzer düşünceler geçer 
			aklından. Hayalleri onların üstünde yoğunlaşır.  
			
			Evin erkeklerinin umutları, aşkları, gelecekleri olur adeta bu anne 
			ile kız." Koliba Film'in (Ata Türkoğlu) prodüksiyonu olan diziyi 
			Bahadır înce yönetiyor.  
			
			Başlıca rollerinde Özgür Çevik, Ceyda Ateş, Şemsi İnkaya ve Mehtap 
			Bayrı'nın oynadığı dizinin senaristleri Hakan Haksun ve Müjdan 
			Kayserli. Dizinin müziği ise Fahir Atakoğlu'na ait.  
			
			Evlerden Biri dizisi, seyirciyi, bu toplumun bir gerçekliği ile 
			karşı karşıya getirme projesi olarak iyi niyetli bir girişim bence. 
			Dar gelirli insanların hayata direnmeleri ve bu direnme içindeki 
			çaresizlikleriyle ortaya çıkan oportünizmleri, gelgitleri ve 
			zikzakları, insani bir sıcaklık ve anlayışla dile getirilmek 
			istenmiş; bazı karakterlerde yer yer çok net bir biçimde ortaya 
			çıkıyor bu., (özellikle Sadi Bey ve İskender'de) ancak bu niyet 
			çoğunlukla yüzeysel işlenmiş bana göre. Bunun sonucu olarak da 
			ilişkiler daha çok mekanik bir kurgu içinde eriyip gidiyor.  
			
			Evlerden Birinin öncelikle biraz hız kazanması gerekir bence. Ağdalı 
			ve uzun sahneler hiç kullanılmamalı.  
			
			Bir de paralel hikâyeciklere ihtiyacı var bence dizinin. Bu hâliyle 
			tek bir çizgide gelişiyor, bu da yer yer monotonluk sağlıyor sanki.  
			
			Drama yeniden gözden geçirilir de, Orhan Kemal'in o derin edebî 
			duyarlılığına yaklaşılırsa, dizinin bir yunus takla atma şansı 
			doğabilir derim ben.  
			
			Umarım yolu açık olur.  
			
			Evlerden Biri, çarşamba 20:00'de Star Tv'de.   |