| 
			   
			 
			Halit Kıvanç hakem, Orhan Kemal forvet 
			   |  
        
          | 
            
			 |  
        
           |  
        
          | 
			
			
			
			
			
			 |  
        
          
			 
			 
			Dün 15 Eylül, Orhan Kemal’in doğum günüydü... 
			 
			Avare Yıllar, Bereketli Topraklar Üzerinde, hadi bir de Hanımın 
			Çiftliği’nin yazarı diyeyim de daha iyi anlaşılsın. 
			Aynı zamanda usta yazarın ölümünün 40, Cihangir’deki Orhan Kemal 
			Müzesi’nin açılışının 10’uncu yılı bu sene. Cihangir’de yıllardır 
			kapı komşusu sayılırız Orhan Kemal Müzesi’yle... 
			Orhan Kemal’in en küçük oğlu Işık Öğütçü’nün 2000 yılında açtığı 
			müze 10 yıl içinde 58 bin kişi tarafından gezilmiş. 
			Yanında da küçük bir İkbal Kahvesi var, çayınızı kahvenizi 
			içebileceğiniz. 
			Kitapları İngilizce’den Almanca’ya, İbranice’den İspanyolca’ya, 
			Yunanca’dan Arapça’ya kadar çeşitli dillere çevrilen yazarın 
			müzesini bizim Cihangir’in oyuncu, sanatçı kadrosu bilmezken, 
			yurtdışından ziyaretçileri oluyormuş. 
			Işık Öğütçü’yle babasını anarken “Hanımın Çiftliği dizisinin kitabı 
			da çıkmış diyen var mı gerçekten” diye sordum... 
			“Var ama bundan şikayetçi değiliz, dizi sayesinde Orhan Kemal’le 
			tanışıyor pek çok insan” dedi. 
			Dizinin her bölümü için belli bir telif alıyormuş Orhan Kemal 
			Müzesi, dizi tutunca 13’üncü bölümden sonra bu telifi de artırmış 
			yapımcılar. 
			Orhan Kemal Müzesi’nde yazarın mektupları, el yazısıyla notları, 
			giysileri, kitapları bulunuyor. 
			Bir de Ara Güler’in çektiği muhteşem siyah beyaz fotoğrafları ve 
			aile albümünden fotoğraflar. 
			Bunların içinde bir tanesi var ki çok ilginç. Bir futbol maçından 
			santra öncesi bir kare; 
			Hakem Halit Kıvanç, Orhan Kemal forvet, diğer takımın kaptanı ise 
			Haldun Taner... 
			Ben Orhan Kemal’in futbol oynadığını bilmiyordum meğer gençliğinde 
			Seyhanspor ve Torosspor’da oynamış ve iyi de bir golcüymüş... 
			Haldun Taner’in böyle bir futbol geçmişi var mı bilmiyorum ama bu 
			fotoğraf karesi Keşanlı Ali Destanı oyuncuları ile edebiyatçılar 
			arasında oynanan bir maçtan...  
			Tarih 8 Haziran 1964. 
			Orhan Kemal’in kadrosunda Ülkü Tamer, Şükran Kurdakul gibi 
			edebiyatçılar var, saha kenarındaki en büyük destekçileri ise Fazıl 
			Hüsnü Dağlarca... 
			Keşanlı Ali takımında kaptan Haldun Taner dışında Engin Cezzar, Erol 
			Günaydın, Aydemir Akbaş var... 
			Maçın başlama vuruşunu yapan da Keşanlı Ali’nin bir başka oyuncusu 
			Gülriz Sururi. 
			Oyuncuların hiçbirinin ayağında spor ayakkabı yok kimi kösele 
			ayakkabıyla kimi naylon çorapla oynuyor. 
			Halit Kıvanç’ın hayatında yönettiği üç maçtan biri bu (Diğer ikisi 
			gazeteciler arasında oynanan Cumhuriyet-Vatan, Tercüman-Yeni Sabah 
			maçları)... 
			Maçı edebiyatçılar 5-3 kazanıyor. 
			Orhan Kemal maçın son dakikasında kösele ayakkabısıyla uzaktan 
			attığı şutla nefis bir gol atıyor ve sahayı omuzlar üzerinde terk 
			ediyor. 
			Bu maçtan 6 yıl sonra da 56 yaşında hayata veda ediyor.  
			Bana bu fotoğrafın hikayesi çok sıcak geliyor. 
  |  
        
          | 
			 
			   |    |