Ana Sayfa

Milliyet - Hasan Pulur - 15 Ekim 2009

 

Hanımın Çiftliği

 

TELEVİZYONDA “Hanımın Çiftliği”ni seyrederken, ertesi gün gazetelerde “en çok izlenen dizi” değerlendirmesini görünce hem keyifleniyoruz, hem deBeyoğlu’ndaki kitapçının tezgâhtarını anıyoruz!
Diyeceksiniz ne ilgisi var?
Olmaz olur mu, birkaç yıl önce, o kitapçıya giren bir delikanlı Orhan Kemal’in kitaplarını sorunca, tezgâhtar aklınca değişimi anlatmıştı:
“Ne Orhan Kemal’i koçum, Orhan Kemal mi kaldı?”
Yani devir değişmiş, yepyeni romancılar piyasaya çıkmıştı, Orhan Kemal’i kim okurdu ki?
Televizyondaki “Hanımın Çiftliği” dizisinin gördüğü ilgi cahil tezgâhtar gibi düşünenleri herhalde utandırmıştır.

* * *

ORHAN Kemal’in “Hanımın Çiftliği” romanının ipuçları “Bereketli Topraklar” romanında vardır, “Vukuat Var”da da...
Orhan Kemal’in 1940’lı yılların sonu ile 1950’li yılların başında geçen romanındaki köylü-işçiler sömürü düzeninin farkında bile değillerdir; kavgaları bireysel. Bir işportaları olsa, bir küçücük dükkânları olsa... Onlar fabrikadaki emek-sermaye ilişkisini değil, ırgatbaşının aldığı haracı sömürü olarak görürler.

* * *

ORHAN Kemal, insanlara hep umutla, hep iyimserlikle bakar, her insanda her şeye rağmen aydınlık bir taraf vardır, temiz, insani bir yan bulunabileceğine inanmıştır. O yüzden, hem sevip hem de gördükçe kahrolduğu o insanları hoşgörüyle olduğu gibi görür, gösterir. Onların karşılıklı güvensizliklerini, yalancılıklarını birbirlerini gammazlamalarını, gösteriş budalalıklarını, palavralarını, kısaca egoizmlerini olduğu gibi anlatır.

* * *

ORHAN Kemal’in anlattığı Türkiye, toprak reformunu yapamamış, sanayileşmesini gerçekleştirememiş bir ülkedir. Orhan Kemal’in insanları da köylü-işçilerdir, sömürü düzeninin bilincine varamamış, kahırlı, köylü işçilerdir.

* * *

“HANIMIN Çifliği”nin bu ikinci TV dizisi, daha önce yanılmıyorsak TRT’de gösterilmişti.
Oyuncu kadrosuna bakınca eski diziyle karşılaştırmak istemeyiz, çünkü bunlar da çok iyi oynuyor. Lakin bizim gözümüzde ilk dizinin “Berber Reşit”i var, Aydemir Akbaş oynamıştı; riyakâr, mürai, üçkâğıtçı bir tip... Bu dizide aynı rolü Hakan Boyav oynuyor, iyi de oynuyor. Onu da en son Uğur Yücel’in “Hırsız-Polis dizisinde seyretmiştik; “Berber Reşit”i de çok iyi canlandırıyor ama, bizim aklımızda Aydemir Akbaş kalmış...


info@orhankemal.org