ORHAN KEMAL  
																		
																		“Müze” 
																		diye 
																		başlık 
																		attım 
																		ama 
																		gerçekte 
																		bir 
																		kültür 
																		kompleksi. 
																		Müzesiyle, 
																		İkbal 
																		Kahvesi’yle 
																		ve 
																		kitabeviyle, 
																		bizlere 
																		mutluluk 
																		veren 
																		bir vaha 
																		! 
																		
																		Yaşamı 
																		“Ekmek 
																		Kavgası”  
																		savaşımı 
																		ile 
																		geçmiş , 
																		gerçekçi 
																		edebiyatımızın 
																		ölümsüz 
																		ustası 
																		Orhan 
																		Kemal’i 
																		gelecek 
																		kuşaklara 
																		tanıtmak 
																		ve 
																		yaşatmak 
																		için 
																		düzenlenmiş 
																		bir 
																		etkinlik 
																		olarak   
																		sunuluyor.
																		 
																		Asıl adı 
																		Mehmet 
																		Raşit 
																		Öğütçü 
																		olan 
																		Orhan 
																		Kemal, 
																		15.09.1914 
																		‘de 
																		Adana’da 
																		doğdu. 
																		TBMM 1. 
																		dönem 
																		Kastamonu 
																		milletvekili 
																		Abdülkadir 
																		Kemali’nin 
																		oğludur.( 
																		Müze’de
																		 
																		Nazım 
																		Hikmet 
																		‘in 
																		yaptığı 
																		portresini 
																		görebilirsiniz).  
																		Babasının, 
																		Ahali 
																		Cumhuriyet 
																		Fırkasını 
																		kurmasından 
																		sonra, 
																		gelişen 
																		olaylar 
																		sonucunda, 
																		ailesinin 
																		Suriye’ye 
																		göç 
																		etmesi 
																		nedeniyle 
																		ortaokulu 
																		bırakmış 
																		ve Orhan 
																		Kemal 
																		için 
																		“Ekmek 
																		Kavgası” 
																		savaşımı 
																		başlamıştır. 
																		Doğduğu 
																		şehre 
																		dönen 
																		Orhan 
																		Kemal 
																		bir süre 
																		işçlik, 
																		kâtiplik  
																		yapmış; 
																		askerliğinde 
																		5 yıl 
																		hapse 
																		mahkum 
																		olmuş, 
																		Bursa 
																		Cezaevinde 
																		Nazım’la 
																		tanışmıştır. 
																		Toplumcu 
																		düşüncelere 
																		sahip 
																		olmasında 
																		ve 
																		yazarlığının 
																		yetkinleşmesinde 
																		bu dönem
																		 
																		çok 
																		etkili 
																		olmuştur.
																		 
																		
																		“Aydınlık 
																		Gerçekcilik” 
																		kavramını 
																		tüm 
																		insanlığa 
																		sunan 
																		Orhan 
																		Kemal, 
																		sanat 
																		anlayışını,  
																		“İnsanlığın, 
																		insanlık 
																		tarafından 
																		, 
																		insanlık 
																		için 
																		yönetilme 
																		çabası 
																		adına 
																		sanat.” 
																		olarak 
																		belirtmiştir. 
																		( 
																		Varlık/ 
																		Ağustos 
																		1970 ) 
																		
																		Taksim’den 
																		Sıraselviler 
																		Caddesine 
																		girip, 
																		İlk 
																		Yardım 
																		Hastahanesini 
																		100 
																		metre 
																		geçtikten 
																		sonra 
																		karşılaşacağınız 
																		kavşaktan 
																		sola 
																		dönerseniz 
																		( Akarsu 
																		Cad. ) , 
																		150 
																		metre 
																		kadar 
																		daha 
																		yürürseniz, 
																		sol 
																		kolda 
																		No: 
																		32’de 
																		Orhan 
																		Kemal 
																		Müzesi, 
																		Kitabevi 
																		ve İkbal 
																		Kahvesi’ne 
																		ulaşırsınız. 
																		Üst kat 
																		müze 
																		olarak 
																		düzenlenmiş. 
																		Burada, 
																		Orhan 
																		Kemal’in 
																		kullandığı 
																		eşyalar, 
																		giysiler, 
																		eserlerinin 
																		ilk 
																		orijinal 
																		basımları 
																		(Türkçe 
																		ve 
																		yabancı 
																		dilde ) 
																		ve 
																		fotoğrafları 
																		sergilenmektedir. 
																		Alt 
																		kat’taki 
																		O.K. 
																		kitabevinde 
																		ise; 
																		Orhan 
																		Kemal’in 
																		yazdığı 
																		ve Orhan 
																		Kemal 
																		için 
																		yazılmış 
																		tüm 
																		kitaplarını 
																		bulabilir 
																		ve satın 
																		alabilirsiniz. 
																		Soluklanıp, 
																		mutluluğunuz 
																		tadını 
																		çıkartmak 
																		içinde, 
																		İkbal 
																		Kahvesi’ne  
																		uğrayıp 
																		bir 
																		bardak 
																		çay 
																		içmek, 
																		Orhan 
																		Kemal’le 
																		aynı 
																		havayı 
																		soluduğunuzu 
																		duyumsamak 
																		sizinde 
																		hakkınız 
																		artık. 
																		
																		Kahvelerin, 
																		Orhan 
																		Kemal’in 
																		yaşamında 
																		çok 
																		önemli 
																		yeri 
																		vardır. 
																		Adana’da 
																		Giritlinin 
																		Kahvesiyle 
																		başlayan 
																		tutkusu, 
																		İstanbul’da 
																		Meserret 
																		Kahvesiyle 
																		devam 
																		etmiştir. 
																		Meserret 
																		Kahvesi 
																		yerini 
																		Meserret 
																		baklava 
																		ve 
																		börekçisine 
																		bırakınca, 
																		Orhan 
																		Kemal ve 
																		arkadaşları 
																		yeni yer 
																		arayışından 
																		sonra  
																		“Kahvetür 
																		– İkbal 
																		“ 
																		dedikleri 
																		Nuruosmaniye’deki 
																		İkbal 
																		Kahvesi’nde 
																		toplanmaya 
																		başlamıştır. 
																		İkbal, 
																		tarihi 
																		bir 
																		kahvedir. 
																		Orhan 
																		Kemal’in  
																		babası 
																		Meşrutiyet’in, 
																		ya da 
																		Kanuni 
																		Esasi’nin 
																		ilanını 
																		bu 
																		kahvede 
																		öğrenmiştir. 
																		Namık 
																		Kemal’in, 
																		Ahmet 
																		Rasim’in, 
																		Mahmut 
																		Yesari’nin 
																		de bu 
																		kahveden 
																		geçtiği 
																		söylenmektedir. 
																		İkbal 
																		Kahvesini 
																		yeniden, 
																		felsefe 
																		öğrencisiyken,    
																		Hasan 
																		Âli 
																		Yücel ve 
																		arkadaşları 
																		keşfetmişlerdir. 
																		Orhan 
																		Kemal 
																		İkbal 
																		Kahvesi 
																		için 
																		şunları  
																		söylemektedir 
																		:  
																		“ 
																		İkbal’de 
																		kavgalarımız 
																		mı 
																		olmadı 
																		?.. 
																		İkbal’e 
																		bir daha 
																		uğramamak 
																		yeminiyle 
																		kalkıp 
																		savuşmalarımız 
																		mı?. . 
																		Ama, hiç 
																		biri 
																		tutmadı. 
																		. Ne 
																		yeminler, 
																		tu 
																		kakalar, 
																		ne de 
																		başka 
																		semtlerde 
																		başka 
																		başka 
																		kahvelere 
																		dadanıp 
																		İkbal’i 
																		unutmağa 
																		çalışmalar. 
																		. Bir, 
																		iki pek 
																		pek üç 
																		gün 
																		sözünde 
																		duranımız, 
																		dördüncü 
																		gün 
																		mutlaka 
																		koştu 
																		İkbal’e. 
																		. 
																		İkbal 
																		bizim 
																		için 
																		evimiz 
																		kadar, 
																		hatta 
																		bir 
																		bakıma 
																		evimizden 
																		çok daha 
																		bize 
																		yakın 
																		oldu. 
																		Orada 
																		yurt ve 
																		dünyanın 
																		politik 
																		gidişi 
																		üzerine 
																		az mı 
																		fikirler 
																		yürütüldü?.. 
																		Devlet 
																		ve 
																		hükümetlerin 
																		politikası  
																		az mı 
																		yerildi 
																		?.. Buna 
																		paralel 
																		olarak, 
																		edebiyat 
																		dedikodularının 
																		daniskası 
																		mı 
																		geçmedi?.. 
																		Hikayeciler, 
																		şairler, 
																		romancılar, 
																		herhangi 
																		bir 
																		piyes, 
																		dergiler 
																		burada 
																		az mı 
																		süzgeçten 
																		geçti?.. 
																		“ (Nurer 
																		Uğurlu / 
																		Orhan 
																		Kemal’in 
																		İkbal 
																		Kahvesi 
																		Cem 
																		Yayınları 
																		– 1972 ) 
																		Orhan 
																		Kemal  
																		02.06.1970 
																		‘ de 
																		Sofya’da 
																		hastahane’de 
																		ölmüştür. 
																		Orhan 
																		Kemal 
																		hastalığı 
																		ilerlediğinden 
																		konuşamaz 
																		duruma 
																		gelmiş 
																		ve 
																		doktorundan 
																		kağıt 
																		kalem 
																		isteyerek 
																		son 
																		satırları 
																		olarak : 
																		“ ... 
																		EŞE 
																		DOSTA 
																		SELÂM .. 
																		İNANDIĞIM 
																		DOĞRULARIN 
																		ADAMI 
																		OLDUĞUM, 
																		BÖYLE 
																		YAŞADIĞIM, 
																		KARINCA 
																		KARARINCA 
																		BU 
																		DOĞRULARIN  
																		SAVAŞINI 
																		DAHA ÇOK 
																		SANATIMDA 
																		YAPMAĞA 
																		ÇALIŞTIĞIM 
																		KURSAĞIMA 
																		HAKKIM 
																		OLMYAN 
																		BİR TEK 
																		KURUŞ 
																		DAHİ 
																		GİRMEMİŞTİR...”  
																		diye 
																		yazmıştır. 
																		Kısa 
																		bir müze 
																		ve Orhan 
																		Kemal’i 
																		tanıtım 
																		yazısı 
																		olacaktı. 
																		Ama 
																		geçekte 
																		bu;  
																		İstanbul’un 
																		ortasında 
																		böylesine 
																		güzel 
																		bir vaha 
																		sunduğu 
																		için  
																		Orhan 
																		Kemal’in  
																		değerli 
																		oğlu 
																		Işık 
																		Öğütçü’ye 
																		teşekkür 
																		yazısı 
																		oldu. 
																		
																		Teşekkürler, 
																		Işık 
																		Öğütçü.. 
																		Her 
																		türlü 
																		yozluğun, 
																		televizyonlarıyla, 
																		gazeteleriyle, 
																		dergileriyle 
																		dayatıldığı 
																		bir 
																		ortamda, 
																		bize 
																		nefes 
																		aldırdığın 
																		için. 
																		Halâ 
																		güzel 
																		şeyler 
																		yapılabiliyormuş 
																		dedirttiğin 
																		için ve 
																		bizleri 
																		umutlandırdığın 
																		için. 
																		 
  |