| 
       	
		Orhan Kemal 90 yaşında  
		“O yokluklarla dolu yaşamında hiçbir zaman doğum gününü kutlamadı. Buna 
		ne fırsatı oldu, ne de böyle bir isteği vardı.” Işık Öğütçü bu sözlerle 
		anımsattı 1914 yılında Adana’da dünyaya gelen Orhan Kemal’i. Ama şimdi 
		böyle bir anmayı ne kadar hakettiğini vurguladı. Orhan Kemal Kültür 
		Merkezi ya da diğer adıyla İkbal Kahvesi’nde önceki gün usta yazar için 
		bir anma düzenlendi. Yazarın sevdiği şarkılar söylendi, şiirlerinden ve 
		öykülerinden okumalar yapıldı. Sonra da yakın dostlarından Erol Şadi 
		Erdinç (Hukukçu), Aydın Ilgaz ve Ressam İbrahim Balaban yazardan anılar 
		anlattı.  
		İkbal Kahvesi 
		Orhan Kemal’in yazdığı kitaplarla geçinmeye çalışan bir insan olduğunun 
		vurgulandığı anmada, Aydın Ilgaz, Orhan Kemal ve Rıfat Ilgaz gibi 
		yazarların hayattayken değerlerinin bilinmediğini, onlara kapılarını 
		kapatanların bugün, onların isimleri üzerinden ün sağlamaya 
		çalıştıklarını ve bunu Rıfat Ilgaz’ın bugünleri görürcesine, aynı bu 
		şekilde ifade ettiğini söyledi.  
		İlk sözü alan, yazarın yakın dostlarından Erol Şadi Erdinç, İkbal 
		Kahvesi’ndeki sohbetleri ve yazarla geçen kimi günlerini anlattı. 72. 
		Koğuş gibi önemli bir kitabı birçok yayıncının reddettiğini, 
		basmadıklarını söyleyen Erdinç, kendisininde düzeltmenlik yaptığı Dünya 
		Gazetesi’nde Falih Rıfkı Atay’ın kitap için ‘Türk Edebiyatı’nın 
		şaheserleri arasında gösterebilinecek bir eser’ demesi üzerine 
		basıldığını anlattı. Erdinç şöyle sürdürdü konuşmasını, “O zamanlar 
		gazetelerde edebiyat sayfaları olurdu. Yazara buradan 15 lira kalırdı. 
		Ama sonra nedense o yolda kapandı. Bunun üzerine Orhan Kemal senaryoya 
		yöneldi.” Yazarın bu yolda epeyi de yol aldığını belirten Erdinç, 
		“Dostluğu sınırsız bir insandı. Onlarsız bu dünyanın benim için tadı 
		yok” dedi.  
		Rıfat Ilgaz’la yarenlik 
		Rıfat Ilgaz’ın oğlu Aydın Ilgaz ise, Orhan Kemal’in babasıyla çok yakın 
		dost olduklarını, buluşup saatlerce edebiyattan, sanattan politikadan 
		konuştuklarını anlattı. Ilgaz,”Babamla beraber ‘taş düşürmeye gidiyoruz’ 
		dedikleri bir yer vardı, oraya giderlerdi. Burası dört kişinin zor 
		sığacağı, daracık bir köfteci dükkânıydı. Burada bıkmadan usanmadan 
		edebiyattan konuşurlardı.” Babasının İlhan Selçuk’un çıkardığı bir spor 
		gazetesinde düzeltmenlik yaptığını anlatan Ilgaz, bir yılbaşı gecesi 
		Orhan Kemal’in bir Bafra sigarasına, babasıyla geceyi gazetede 
		düzeltmenlik yaparak geçirdiğini anlattı. Aydın Ilgaz daha sonra çok 
		anlatıp güldüğü şu anıyı anımsattı; “Babamla beraber bir meyhane 
		bahçesinde oturmuş içerlerken babam, Orhan Kemal’in arka tarafına bir 
		adamın gelip oturduğunu görüyor. Sonrada dinlemiyormuş gibi yaparak 
		onları dinlemeye başladığını görüyor. Öyleki bir yandan da sandalyesini 
		yaklaştırırmış. Bir ara neredeyse Orhan Kemal’in ensesine değin 
		yaklaşmış. O zaman babam garsondan bir kadeh daha getirmesini istemiş. 
		Kadehi doldurup adama uzatmış. Buyurmaz mısın? demiş. Adamın cevabı ise 
		aynen şöyle olmış. Sağol, görevdeyken kullanmam.” Son olarak konuşan 
		İbrahim Balaban ise, sanatçıyı hapise girdiğinde tanıdığını anlattı. 
		Bursa Hapishanesinde Nazım’dan dersleri alırken onunda bu derslere 
		katıldığını anlattı. “Orhan Kemal ve Nazım Hikmet gibi insanları 
		tanıdığım için, hapse girdiğime hiç üzülmedim. Orada kafama bilgi, elime 
		beceri kazandım”  
		 
		-------------------------------------------------------------------------------- 
		Orhan Kemal Öykü yarışması 
		Bu arada, Çukurova Edebiyatçılar Derneği’nce (ÇED), “Orhan Kemal Öykü 
		Yarışması” düzenleneceği bildirildi. Dernek Başkanı Bayram Uğur, 
		düzenlediği basın toplantısında, (küreselleşme) adı altında kültürlere 
		yönelik saldırıların artığı bir dönem yaşandığını belirterek, sanata ve 
		sanatçıya sahip çıkılmasını istedi. Türk edebiyatının en önemli 
		yazarlarından Orhan Kemal adına düzenlenecek yarışma ile genç yazarlara 
		destek vermeyi amaçladıklarını belirten Bayram, eserlerin 1 Mart 2005 
		tarihine kadar derneğe teslim edilmesi gerektiğini söyledi. 
      |